Hava koşulları ve mikotoksin riski
Son yıllarda değişen hava koşulları mikotoksin riskini nasıl etkiliyor?
Dünya’nın her tarafında insanlar, artan sıcaklık, kuraklık, çölleşme ve şiddetli yağışlar şeklinde değişkenlik gösteren hava koşullarıyla mücadele etmektedirler. Bu tutarsız hava koşulları, ekinlerin kalite ve verimleri üzerinde oldukça olumsuz etkiler oluşturmaktadır. Doğal olarak yem ve gıdanın kalitesi ve güvenliği de düşmektedir. Gıda güvenliğini tehlikeye atan en önemli nedenlerden birisi, ekinlerin yüksek düzeyde mikotoksinle bulaşık hale gelmesidir. Yükselen sıcaklıklarla beraber, normal olmayan hava koşulları küflerin çoğalmasına sebep olurken, buna bağlı olarak mikotoksin artışına neden olmaktadır.
Sıcak ve kurak dönemde mısır gibi bazı ekinler Fusarium verticillioides ve Aspergillus flavus tarafından bulaşıklığa açık hale gelir. Bunun sonucu olarak da fumosin ve aflatoksin ile kontamine olan ekinler çoğalmaktadır. Daha ılıman ve yağış alan bölgelerde ise DON ve ZEA oluşumuna neden olan Fusarium culmorum ve graminearum ile kontaminasyon artış gösterir.
1881 ve 2010 yılları arasında elde edilen ortalama değerler, son aylarla kıyaslandığında dahi sıcaklık ve yağış anlamında global olarak her bölgede ciddi değişimler göstermektedir. Mart 2016’dan mayıs 2016’ya kadar olan hava sıcaklıklarının, 1981 ile 2010 yılları arasındaki aynı periyotlardan daha yüksek olduğunu, grafiklerde açıkça görebilmekteyiz. Bunun da ötesinde, bazı bölgeler normalin üzerinde yağış alırken bazı bölgeler ise normalin altında kuraklık göstermektedir. Bunun sonucu olarak da, bir sonraki mahsul hasadında mikotoksin seviyesinin oldukça yüksek olacağı düşünülmektedir.
Bütün bunların yanı sıra hasattan önce ciddi miktarda yağış alan ekinlerde, depolama sürecince oluşan mikotoksin seviyesi normalden daha fazla olmaktadır. Uygun şekilde kurutulamayan ve kontamine olmuş ekinlerde, mikotoksin seviyesi birkaç gün içerisinde dramatik bir şekilde artış gösterecektir.
Yemlerdeki ve ekinlerdeki mikotoksin kontaminasyonunu en aza indirmek için bazı önlemler alabiliriz. Örneğin;(a) mikotoksin üreten küflere karşı daha dirençli ekinleri tercih edebiliriz. (b) Mikotoksin üreten küflerin gelişimini, en aza indirebilecek saklama ve depolama koşulları oluşturabiliriz. (c) Var olan mikotoksinlerin zararlı etkilerini gidermeye yardımcı olacak doğru bir mikotoksin bağlayıcı kullanabiliriz.
Free-Tox, mikotoksinlerin tamamına karşı etkili olacak şekilde geliştirilmiştir. Mikotoksinlerin neden olduğu problemlerin engellenmesi için; kontaminasyonun seviyesine göre her tona 0.5-2.0 kg dozunda kullanılabilir. Mikotoksinlerin neden olduğu hastalıkları ve problemleri düşündüğünüzde, bu ufak yatırım size daha fazlasını kazandıracaktır.
Kaynak:Kartal Gıda ve Yem Katkıları – Kartal Food and Feed Additives